Barmen Fıkraları

* İki Alman Karl ve Hans,Türklerin neden bu kadar rakıya düşkün olduklarını ve içerken ne hissettiklerini merak etmektedirler. Konuyu araştırmak için İstanbul’a gelirler.Bir meyhane seçerek içeri girerler. Acemice etrafa bakındıktan sonra bir masaya oturarak yan masadakilerin söylediklerinin aynısını sipariş edip başlarlar mezeler eşliğinde içmeye. İlk kadehler bittikten sonra Hans Karl’a sorar:
– Ne hissediyorsun?…
– Daha bir şey anlamadım. Devam edelim.
İkinci kadehten sonra Karl Hans’a:
– Nasıl gidiyor. Değişiklik var mı?
– Hiç bir şey yok. Devam edelim.
Mezeler eşliğinde bir iki kadeh daha içildikten sonra Hans tekrar sorar:
– Ne hissediyorsun?
Karl ağırlaşan göz kapaklarını ağır ağır açarak:
-Boş ver şimdi ne hissettiğimi Hans ne olacak bu Almanya’nın hali….

* Temel Amerika’da bir bara gider.. barmenden bir bira ister.. bir bira 26 sent’tir.. neyse temel birayı alır ve içer.. cebinden hepsi bozuk para olan 26 sent çıkarır ve üst üste koyarak kule gibi diker..
barmen tam parayı alacak Temel elinin tersiyle paralara vurur bütün para yere saçılır..
barmen “kazayla oldu” herhalde diyerek paraları toplamış..
bir kaç gün sonra Temel yine aynı bara gitmiş… bir bira istemiş.. gene 26 senti kule gibi dikmiş, barmen tam alacak, vurmuş, paralar etrafa saçılmış..
barmen homurdanarak toplamış paraları.. bir kaç gün sonra Temel yine aynı barda..
ama bakmış ki barmenin yanında çam yarması gibi 4 tane bodyguard var..
gene bira istemiş, içmiş ve bu kez cebinden kağıt 50cent çıkarmış.. barmen bir hayli sevinmiş..
hemen parayı almış, üzeri olan 24cent’i kule gibi yapmış ve Temel’in almasını beklemiş..
temel tam alacakken Barmen vurur ve paralar yere saçılır..
Amerikalı Barmen, Temelin paraları toplamasını beklerken, bizim Temel hiç istifini bozmadan cebinden 2 cent çıkarır ve yere atar..
“Bana bir bira daha!..”

* Adamın teki bara gider ve barmenden bir viski ister. barmen viskiyi verir, tam o sırada barın taa öbür kösesinden bir tavşan koşa koşa gelir ve sol ayağını adamın viskisinin içine sokar ve kaçar. Adam koşar kıllanır ve yeni bir viski daha ister . yine ayni tavşan koşa koşa gelir ve sol ayağını içkiye sokup kaçar. Adam yine tiksinir ve bir tane daha yeni içki ister ve yine ayni tavşan gelir… Adam sonunda dayanamaz ve barmene : “Su demin koşup sol ayağını viskime batıran tavşanı gördünüz mü?” der.barmen:” hayır ama bir de piyaniste sorun o bilir belki ” der. bunun üstüne adam gidip piyaniste :” Su sol ayağını viskime sokup kaçan tavşanı biliyor musunuz ?” der , piyanist de cevap verir :”hayır ama belki biraz mırıldanırsanız hatırlarım!”

* Adam bara gider bir kadeh içki ister. Barmen içkiyi uzatır, adam bir yudum alır ve kalanını barmenin suratına fırlatır. Barmen çok kızar, tam yakasına yapıştığı sırada adam yalvarmaya baslar:
– “Çok üzgünüm. Bende bir hastalık var; iste böyle, ne zaman bara gidip içki istesem, hep içimden bir yudum alıp kalanını barmenin suratına fırlatmak geliyor. Çok utanıyorum ama kendime engel olamıyorum, üzgünüm.”
Barmen çok anlayışlıdır.
– “Üzüldüm” der. “Benim tanıdığım iyi bir psikiyatrisi var annem ve kız kardeşim de ona gidiyorlar, size adresini yazayım onu bir görün, çok iyidir…” Adresi yazıp adama verir. Altı hafta sonra adam tekrar bara gelir ve bir kadeh içki ister. Barmen:
– “Nasılsınız? Size söylediğim doktora göründünüz mü?” der. Adam:
– “Evet evet” dedikten sonra bir yudum alıp yine kalanını barmenin suratına fırlatır. Barmen şok olur.
– “Anlaşılan o da ise yaramamış” diye çıkışır.
– “Hayır” der adam, “aksine, bana çok faydası oldu.” Barmen köpürür:
– “Ama yine bir yudumdan sonrasını suratıma fırlattınız!” Adam:
– “Evet..” der. “Ama artık bundan utanmıyorum.”